Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki kabine toplantısı sona erdi. Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlkokul 2,3, 4. sınıflar, orta okul 8. ve lise 12. sınıflar yüz yüze eğitime geçecek” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında çalışanlarımıza ve dar gelirli kesimlere yaptığımız karşılıksız ödemelerin tutarı 38 milyar liraya ulaştı” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’nın ardından millete seslenen Erdoğan, toplantıda corona virüs salgınındaki son durumdan iç ve dış güvenlik konularına, spordan ulaştırma yatırımlarına kadar pek çok hususu kapsamlı bir şekilde değerlendirdiklerini söyledi.
Türkiye’nin, bölgesinin ve dünyanın tarihi bir dönüşümden geçtiği süreçte milleti ve devletiyle yekvücut halinde ortaya koyduğu güçlü duruş sayesinde geleceğine güvenle bakabildiğini ifade eden Erdoğan, “Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin karşılaştığı büyük sınamalar elbette bizi de olumsuz etkilemektedir. Hamdolsun her alanda verdiğimiz mücadeleyi başarıyla yürütüyoruz” diye konuştu.
Salgın sürecinde hem sağlık altyapısı hem sağlık sistemi hem de geliştirdikleri teşhis ve tedavi protokolleriyle takdire şayan bir farklılık ortaya koyduklarını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ülkemizde milletimizin faydasına ve çıkarına olan her çabayı değersiz hale getirme gayretinde olanlar daha da önemlisi muarızlarımıza malzeme sağlamayı misyon edinmiş bir güruh bu konuda da hemen meydana çıktı. Ülkemiz teröristlerle mücadele eder bunlar teröristlerin yanında yer alır, ülkemiz Akdeniz’de haklarını savunmanın mücadelesine girişir bunlar rakiplerimizin yanında saf tutar. Ülkemiz pek çok alanda çifte standarda maruz kalır bunlar hep karşımızdakilerle birlikte hareket eder. Ülkemiz ekonomisine tuzaklar kurulur bunlar felaket tellallığıyla hasımlarımızın değirmenine su taşır. Ülkemiz pek çok bölgede hakkın, hukukun, adaletin, insani değerlerin kavgasını verirken bunları hep zalimlerin yanında görürüz.”
“KİRLİ YÜZLERİ DAHA AÇIK ŞEKİLDE GÖZÜKMEYE BAŞLADI”
Türkiye’nin karşısında kim varsa onunla birlikte olmayı hayatlarının tek gayesi haline getirmiş olan bu kesimin başka yerde örneği olmadığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
“Dünyanın sağlık krizi yanında siyasi ve ekonomik sorunlarla adeta yoğun bakıma girdiği son dönemde bunların kirli yüzleri daha açık şekilde gözükmeye başladı. Hastane açarız beğenmezler, fabrika açarız kulp takarlar, yol, otoyol, metro açarız burun kıvırırlar, ihracatta rekorlar kırarız inkar ederler, sanayiyi, ticareti, tarımı ayakta tutacak politikalar geliştiririz binbir yalan ve iftira ile çarpıtırlar. Halbuki böyle bir dönemde dünyanın her yerinde meslek kuruluşları, medya, sivil toplum örgütleri gibi yapılar ülkelerinin ve halklarının yanında yer almıştır. Sağlık ve güvenlik gibi konuların günlük siyasi tartışmaların üzerinde tutulduğu bu anlayışın ülkemizde de bir an önce tesisini umut ediyoruz. Tıpkı diğer eserlerimiz gibi ardı ardına açtığımız hastaneleri, oralardaki modern altyapıyı ve hizmet kalitesini görmeyenler aslına bakarsanız bu imkanlardan en çok da faydalananlardır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son olarak cuma günü Konya’da yıl sonuna kadar 1250 yatağın tamamının hizmete gireceği şehir hastanesinin açılışını yaptıklarını hatırlatarak, “Salgın döneminde sadece İstanbul’da yüksek kapasiteli ve en ileri teknolojiyle donatılmış 5 hastaneyi hizmete sunduk. Buna rağmen kinleri akıllarının ve vicdanlarının önüne geçmiş bir kesim ihanet derecesindeki husumetinden vazgeçmedi. Şu hususun altını da özellikle çizmek istiyorum; bizim her türlü yapıcı tenkide, teklife, değerlendirmeye sonuna kadar saygımız vardır. Bu şekilde önümüze gelen hususlardan makul ve uygulanabilir olanları hayata geçirmekten de asla imtina etmeyiz. Siyasi rekabet ile ülke ve millet menfaatlerini ayrı tutmayı ahlaki bir sorumluluk olarak görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“Amacımız bağcıyı dövmek değil üzüm yemektir” ifadesini kullanan Erdoğan, “Karşımızdakilerin de aynı anlayışa sahip olmaları şartıyla herkese kapımız da kalbimiz de açıktır. Nitekim eskiden beri siyasi rekabet içinde bulunduğumuz pek çok çevreyle ülkenin ve milletin ali menfaatleri söz konusu olduğunda birlikte hareket etmekten asla çekinmedik, çekinmeyiz. Dolayısıyla karşımızdaki en tatsız manzaranın sorumlusunun biz olmadığımızı da gayet iyi biliyoruz. Tabi ‘sui misal emsal olmaz’ ilkesinden hareketle biz bunlara bakmıyoruz. Bizim tek baktığımız yer milletimizin ne istediğidir, milletimizin ne dediğidir, hakkın ve hukukun nereyi işaret ettiğidir. Milletimiz de bize 18 yıldır olduğu gibi bugün de ‘Durmak yok yola devam’ diyor.” şeklinde konuştu.